REMİZ - RUMUZ
:
Sözlükte mutlak olarak
işaret etmek manasına mastardır. Çoğulu rumuz gelir.
Hadis Usulünde,
isnadlarda çokça geçen bazı lafızların yazılırken yerine göre kısaltılarak yazılmasında
kullanılan kısaltmalara denir. Gerçekten böyle lafızlar yazılırken bazen
hazfedilir; bazen de kısaltılarak remiz haline getirilir. Bu uygulama
hadisciler arasında adet olmuştur.
Remizleri bilmek,
bilhassa yazma hadis kitaplarını doğru okumak yönünden büyük önem taşır.
İsnadda en fazla kullanılan haddesenâ'nın remzi (se-nâ) dır. Bazen yalnız
zamiri yazıp kelimeyi (nâ); nadir olsa bile, bazen de bir dal ilave ederek
(de-se-nâ) şeklinde getirirler. Sonucu remiz, daha çok mağribliler arasında kullanılmıştır.
Haddeseninin remzi,
(se-ni) yahut (de-se-ni) dir. Ahberanâ’nın remzi (enâ)dır. Kale haddesenâ'nın
ki ise veya lu (ka-se-nâ) dır. Enbe'enâ'nın remzi yoktur.
Çeşitli kaynak
eserlerden derlenmiş seçme hadisleri bir araya toplayan kitaplarda her hadisin
kaynağını göstermek üzere de bazı remizler kullanılmıştır. Söz gelimi
es-Suyûti, veciz hadislerden oluşan el-Câmi'u's-Sağir isimli meşhur eserinde
aşağıdaki remizleri kullanmıştır:
Buhâri; Müslim;
Muttefekun Aleyh; s: Ebu Dâvud; Tirmizi, Nese'i, İbn Mâce; Musned Ahmed b.
Hanbel; Abdullah b. Ahmed'in Musned'e zevâidi; el-Mustedrek; Buhari,
el-Edebul-Mufred; Buhari, et-Tarihu'l-Kebir; Sahih İbn Hibbân; et-Taberâni
(M.Kebir); et-Taberâni (M. Evsat); et-Taberâni (M. Sağir); Sünen Sa'id b.
Mansûr; Musannef İbn Ebi Şeybe; Musned Ebi Ya'lâ'l-Mevsıli; Musannef
Abdirrezzâk; Sunenu'd-Dârekutni; Deylemi, el-Musnedu'l-Firdevs; Ebu Nu'aym,
Hilyetul-Evliyâ; el-Beyhaki, Şu'abu'l-İmân; el-Beyhaki, es-Sunenu’l-Kubrâ; İbn
Adi, el-Kâmil; el-Ukayli, Du'afâ'u'r-Ricâl; el-Hatibu'l-Bağdâdi, Tarihu Bağdâd.
Bu remizlerden bir kısmı
diğer bazı hadis alimlerince de kullanılmış ve adeta yerleşmiştir.